- öngörmek
-i Bir işin ilerisini kestirmek veya bir işin nasıl bir yol alacağını önceden anlayabilmek ve ona göre davranmak"Bilindiği üzere bu antlaşmalar, Osmanlı Devleti'nin taksimini öngörüyordu." - A. İlhan
- tahmin etmek
yaklaşık olarak değerlendirmek, oranlamak
- kehanette bulunmak
kâhinlik etmek"Peki, bu aynada beliren kehanetlerin bir bir gerçekleşmesine ne diyeceksin?" - İ. O. Anar
- tahmin
isim Yaklaşık olarak değerlendirme, oranlama
- önceden bildirmek
- bir şeyin vukuunu önceden haber vermek
- kehanette bulunmak. prediction kehanet
- önceden haber verme
- önceden haber verme.
- önceden söylemek