- ihtiyaç
isim Gereksinim"Ama unutmayalım ki tecessüslerimize yön veren ihtiyaçlarımızdır." - C. Meriç
- yokluk
isim Yok olma, bulunmama durumu, adem, ademiyet, fıkdan, gaybubet"Bin bu derde, yokluğa ve tehlikeye rağmen, gönül avlayan bir Bursa baharı idi." - T. Buğra
- yoksul
sıfat Geçinmekte çok sıkıntı çeken (kimse, toplum, ülke), yoksuz, varlıksız, variyetsiz, fakir, fukara, zengin, varsıl karşıtı"O kadar yoksulmuş ki rüyasında bile eline para değmemiş." - E. Şafak
- yetersizlik
isim Yetersiz olma durumu, kifayetsizlik"Bazı işlerde konuşmanın yasak edilmesi, dilin toptan yetersizliğini belgelemez." - N. Uygur
- eksiklik
isim Eksik olma durumu, eksik olan miktar, noksan, nakisa, fıkdan"Hayatımızda bozukluğunu, yokluğunu içlerimiz burkularak duyduğumuz ne vardır ki millî şuur eksikliğinden gelmesin?" - O. S. Orhon
- darlık
isim Dar olma durumu
- fakirlik
isim Yoksulluk"Bilmezsin belki arpa ekmeği de İran'da fakirliğin sembolüdür." - T. Buğra
- yoksulluk
isim Yoksul olma durumu, yoksuzluk, variyetsizlik, sefillik, sefalet, fakirlik"Yoksuldu biliyorum ama boyuna da yoksulluk sözü edilmez ya!" - O. V. Kanık
- zaruret
isim Zorunluluk"Kültür hâkim olduktan sonra sanat ve hayat, mazi ve yeni zaruretler ne güzel uyuşuyor." - F. R. Atay
- sefalet
isim Yoksulluk, yoksulluk sıkıntısı"İnsan onu bir gördü mü evlerin, sokakların sefaletini unutur giderdi." - T. Buğra
- muhtaç
sıfat Bir şeye gereksinim duyan"Bunu işitmeye ne kadar muhtaçmış!" - A. Ağaoğlu
- parasızlık
isim Parasız olma durumu"Parasızlıktan, ani ve garip bir şekilde geliveren birkaç yüz liralık elektrik ücretini ödeyememiştim." - N. F. Kısakürek
- kifayetsizlik
isim Yetersizlik"Bir parça da karaciğer kifayetsizliği yardımıyla üzerime çöken ağır uykularda rüya görmek itiyadını kaybetmişimdir." - R. N. Güntekin
- zarurete düşmüş