- vuruş
isim Vurma işi"Bazen kalbinin hafif ve sık çarpıntıları arasında ansızın tokmak gibi vuruşlar var." - P. Safa
- Darbe
Askerî darbe, bir ülkede silahlı kuvvetler mensuplarının silah zoru ile ülke yönetimine el koyması. Hükûmetlerin, ekonomik ve sosyal sorunları çözmekte başarısız oldukları iddiası, cuntacılar tarafından askeri darbelerin başlıca sebebi olarak gösterilir.[1] Zaman zaman ordu tarafından hükûmetlere verilen muhtıralar da darbe benzeri sonuçlar doğurabilir.Darbeciler genellikle ordunun yapacakları eyleme karşı tarafsız kalmasını fırsat bilerek iktidarı ele geçirerek, lideri devirir; radyo, TV gibi iletişim kanallarını işgal ederek hükûmet daireleri üzerinde otorite kurar; elektrik santralleri gibi temel altyapı tesislerini ve birçok kurumu kontrol altına alır.
- dövmek
-i Tokat, yumruk, tekme vurarak canını acıtmak"Harp Divanına vermeden önce şurada kemiklerini kırıncaya kadar bir dövsem!" - H. E. Adıvar
- hamle
isim İleri atılma, atılım, saldırış, savlet"Teşebbüs, hamle, gayret, aksiyon ne demektir, bu gözü dönmüş insanlardan öğrenmek lazım." - N. F. Kısakürek
- vurmak
-e Elini veya elinde tuttuğu bir şeyi bir yere hızla çarpmak"Masaya vurmak. Birinin başına vurmak."
- ezmek
-i Üstüne basarak veya bir şey arasına sıkıştırarak yassılaştırmak, biçimini değiştirmek"Ben kendi hesabıma aruzu bir bal mumu gibi ezer, oynar, istediğim şekle sokardım." - E. B. Koryürek
- çarpmak
-e Hızla değmek, vurmak"Eşiği aştım, içeri girdim, ortada duran uzun bir masaya çarptım." - A. Kutlu
- ağıl
isim Evcil küçükbaş hayvanların barındığı çit veya duvarla çevrili yer, arkaç"Bir keçi kokusu sarmış ağıllarda çobanlarla arkadaş oldum." - S. F. Abasıyanık
- yumruklamak
-i Yumrukla vurmak"Ağzından kanla karışık diş parçalarını, onu yumruklayanların suratlarına tükürdü." - Halikarnas Balıkçısı
- sterlin
isim Yüz peniden oluşan İngiliz para birimi, paunt
- libre
isim Yarım kilogramlık bir ağırlık ölçü birimi
- tuzağa düşürmek
- tuzağa düşürmek.
- pound
- ağıla kapamak
- ağır darbe
- darbe izi
- dövmek ezmek
- havanda dövmek
- ingiliz lirası
- vurulan yer
- İngiliz lirası, Sterlin, Paund, libre, sahipsiz hayvanların ya da yasak yere park eden arabaların alıkonduğu yer, dövmek, ezmek, un ufak etmek, çarpmak, vurmak,
- 454 gram
- ağır adımlarla yürü- mek
- başıboş veya sahipsiz hayvanların muhafaza edildiği belediyeye ait yer
- dalgaya çarpmak
- değişik zamanlarda ayrı yerlerde değişebilen ağırlık ölçüsü
- dövmek yumruklamak
- güçlükle yürümek
- güçlükle yürümek.
- hayvanların muhafaza edildiği veya tuzağa düşürüldüğü yer