- dalgalanmak
nsz Üzerinde dalga oluşmak
- dalgalanma
isim Dalgalanmak işi"Lakin deniz görmemiş bu insanların ilk dalgalanmada güverteyi berbat edişlerini müşahede etmeniz kaçınılmaz." - İ. Özel
- çağlama
isim Çağlamak işi
- çağlamak
nsz Su, köpürerek ve ses çıkararak coşkun bir biçimde akmak"Bir gün nehirler gibi çağlayarak derinden." - Ö. B. Uşaklı
- dalgalanma, şapırdama, dalgalanmak, çağlamak
- çağlama.