- kırmak
-i Sert şeyleri vurarak veya ezerek parçalamak"Taşları kırmak. Bardağı kırmak."
- kaçmak
-e Hızla koşup bir yere saklanmak"Bir tehlike sezdiğin anda hemen eve kaçarsın." - H. R. Gürpınar
- aşmak
-den Yüksek, uzak veya geçilmesi güç bir yerin öte yanına geçmek"İki gündür sarp dağ yollarından aşıyoruz." - F. R. Atay
- kaçamak yapmak
hoş görülmeyen şeyi gizlice ara sıra yapmak"İnan bana, erkeğin elinde armağanla gelmesi, kaçamağını bağışlatmak içindir." - A. Kulin
- kaytarmak
-i Geri çevirmek, iade etmek