- evcil
sıfat Eve ve insana alışmış, kendisinden yararlanılabilen (hayvan), ehlî, yabani karşıtı"Ham ağaçları evcile çeviririm, aşı yapmayı bilirim, budamayı bilirim." - N. Araz
- evcil hayvan
isim Evde bakılabilen, insana alışmış olan, evcilleştirilmiş hayvan"Bazı kimselerin üç dört koyun ve ineğinden başka evcil hayvanı yoktur." - Halikarnas Balıkçısı
- sevgili
isim Sevilen ve âşık olunan kimse, yavuklu, dost, yâr, canan"Onun mezarında hayatının ilk ve son sevgilisinin mezarında ilk ve son defa ağladı." - N. Hikmet
- şımartmak
-i Şımarmasına yol açmak"Herifi şımartıp da bu hâle koyan sen değil misin?" - E. E. Talu
- kızgınlık
isim Kızgın, ısınmış olma durumu
- öfke
isim Engelleme, incinme veya gözdağı karşısında gösterilen saldırganlık tepkisi, kızgınlık, hışım, hiddet, gazap"Fahri'nin gözlerinde karanlık bir ifade var, umutsuzluk, öfke karışımı bir şey." - A. Ümit
- sevmek
-i Sevgi ve bağlılık duymak"Çok az lakırtı söylediği için sevdiği arkadaşları bile kendisini iyice anlayamamışlardı." - Ö. Seyfettin
- okşamak
-i Sevgi, şefkat belirtisi olarak elini bir şeyin üzerinde yavaş yavaş gezdirmek veya ona hafifçe vurmak"Oğlan kızın yanına geldi, saçlarını okşuyor." - H. Taner
- gözde
sıfat Benzerleri arasında nitelikleri sebebiyle üstün tutulan, beğenilen, önem verilen (kimse veya şey), favori"Kanmamaya dayanan bir oyunun gözde bir temsilcisi olmuştu." - Ü. Dökmen
- en çok sevilen
- ev hayvanı
- evde beslenen hayvan, ev hayvanı, sevgili, gözde, okşamak, sevmek, sevişmek, oynaşmak
- okşamak. pet aversion
- pet hate en çok nefret edilen şey veya kimse. teacher' pet öğretmenin gözdesi.
- sevilen kimse veya şey
- sinirlenme. in a pet kızgın.