- baskı yapmak
bir kimseyi bir işi yapmaya zorlamak, zor kullanmak"Baskı yanlışlıkları yüzünden kapatılan gazeteler vardı." - A. Ş. Hisar
- gadretmek
-e Haksızlık etmek
- zulmetmek
-e Eziyet etmek, işkence etmek"Zalimi zulmetmekten alıkoyarsan kardeşlik hakkını yerine getirmiş olursun." - N. F. Kısakürek
- tazyik etmek
zorlamak, baskı yapmak"Bütün kanı göğsünü çatlatacak bir tazyikle kalbine hücum ediyordu." - Y. K. Karaosmanoğlu
- zulmetme
isim Zulmetmek işi
- sıkıntı vermek
tedirgin etmek, bunaltmak"İçinin sıkıntısını ondan mümkün mertebe gizlemeye çalışarak, dereden tepeden konuşarak oyalandı." - P. Safa
- sıkıstırmak
- işkence etmek
- eza etmek
- zulmetmek, acı çektirmek, rahat vermemek