- kötü
sıfat İstenilen, beğenilen nitelikte olmayan, hoşa gitmeyen, fena, iyi karşıtı"Hamakat, dalalet ve kötü niyetin bu kadarına söylenebilecek bir şey yoktur." - N. F. Kısakürek
- zarar
isim Bir şeyin, bir olayın yol açtığı çıkar kaybı veya olumsuz, kötü sonuç, dokunca, ziyan, mazarrat"Aldığı günlerde iyi para getiren oteli zararla kapatmaya başlamışlar." - M. Ş. Esendal
- muzır
Zararlı"Görüyorsunuz ya iki gözüm, işsizliğin fazlası hem işverenler hem işçi arayanlar için muzırdır, iki gözüm, muzırdır doğrusu!" - N. Hikmet
- kötülük
isim Kötü olma durumu, kemlik, şer"Bunun için iyilerle kötüleri, iyilikle kötülüğü ayırt edebilmek lazım." - N. F. Kısakürek
- habis
sıfat Kötü, alçak, soysuz (kimse)
- zararlı
sıfat Zarar veren, zararı dokunan, dokuncalı, muzır, tahripkâr"Kanun ancak topluma zararlı olan şeyleri yasaklayabilir." - N. F. Kısakürek
- tehlikeli
sıfat Tehlikesi olan, korkulu, muhataralı"Bizim aramızda, birbirimiz hakkında çok şey bilmek gereksiz olduğu gibi tehlikelidir de." - R. Mağden
- ölümcül
sıfat Ölümle sona erme ihtimali olan veya ölümle sona eren"Uslu yurttaşlar bu ölümcül sorumluluk karşısında her türlü direnişten vazgeçerler." - T. Uyar
- öldürücü
sıfat Öldüren, ölüme sebep olan, ölüme yol açan"Öldürücü bir kalp aksesinin bazen saatlerce sürebileceğini gayet iyi biliyor." - P. Safa
- pernisiyöz
- mahvedici
- tehlikeli olarak
- sonucu genellikle kötü olan ağır bir çeşit kansızlık. perniciously zarar verici surette
- zararlı, kötü
- öldümcül
- öldürücü durumda. per niciousness tehlike
- öldürücü oluş
- öldürücü oluş.