- ala
sıfat Karışık renkli, çok renkli, alaca"Ala kilim eskimiş."
- olağanüstü
sıfat Alışılmıştan, benzerlerinden farklı olan, fevkalade"Bazı kentlerin, insanın üstünde olağanüstü bir etkisi oluyor." - H. E. Adıvar
- fevkalade
sıfat Alışılmış olandan ayrı, olağanüstü, beklenmedik, görülmedik, işitilmedik"Eserin aslına fevkalade sadakat gösterilmiş olması da ayrıca kayda şayandır." - A. H. Çelebi
- mükemmel
sıfat Kusursuz"Sesinizin tonalitesi mükemmel." - N. Hikmet
- önemli
sıfat Önemi olan, mühim, ehemmiyetli"Benim için ne kadar önemli olduğunu tahmin edebilirsiniz." - T. Buğra
- müthiş
sıfat Korkuya düşüren, korkunç, dehşetli"Aradan yıllar geçti. Hâlâ o müthiş uğultu ve çatırdamayı içimden silemedim." - N. F. Kısakürek
- seçkin
sıfat Benzerleri arasında niteliklerinin yüksekliğiyle göze çarpan, üstün, mümtaz, güzide, mutena"Burası seçkin konukların ağırlandığı yerdi." - İ. O. Anar
- güzide
sıfat Seçkin, seçilmiş, seçme"Selanik'in en varlıklı, en muteber, en güzide ailelerinden sayılıyor." - A. İlhan
- harika
sıfat Yaradılışın ve imkânların üstünde nitelikleriyle insanda hayranlık uyandıran"Türk tarihi harikalarla doludur."
- tanınmış
sıfat Ünlü"Memleketin tanınmış bir hekimi."
- askıda
sıfat İhtiyaç sahiplerinin alabilmeleri amacıyla fırın, kahvehane vb. yerlerde bırakılan ve ücreti başkaları tarafından önceden ödenen (ekmek, çay vb.)
- göze çarpan
- ödenmemiş
- diğerlerinden iyi, çok iyi, göze çarpan, henüz yapılmamış, yarım kalmış, ödenmemiş
- kalmış