- konuşma
isim Konuşmak işi"Hurşit hiç karışmıyordu konuşmaya." - A. Kulin
- söylev
isim Bir topluluğa düşünceler, duygular aşılamak amacıyla söylenen, uzunca, coşkulu ve güzel söz, nutuk, hitabe"Bir aralık elinde tahta çantalı birisi, kahvenin önündeki halka karşı bir söylev çekmeye başladı." - F. Otyam
- nutuk
isim Söz, konuşma"Onun nutkundan sonra bu meselenin artık münakaşa edilmemesi, bitmesi lazımdı." - M. Ş. Esendal
- hitabe
isim Söylev"Doktor Hikmet'e yönelmiş olmakla beraber sözleri artık umumi bir hitabe şeklini alıyordu." - Y. K. Karaosmanoğlu
- hitabe.
- özenle hazırlanmış nutuk
- söylev, nutuk