- pazarlık etmek
bir şeyin fiyatı üzerinde karşılıklı çekişmek
- tertip etmek
düzenlemek, hazırlamak
- başarmak
-i Bir işi istenilen bir biçimde bitirmek, muvaffak olmak"Birçok şeyi unutabilmeyi istediğim çok zamanlarım oldu ama bunu bir türlü başaramadım." - A. Ağaoğlu
- akdetmek
-i Sözleşme yapmak
- satmak
-i Bir değer karşılığında bir malı alıcıya vermek"Geniş arazisini parselleyip sattı." - T. Buğra
- müzakere
isim Bir konuyla ilgili fikir alışverişinde bulunma, oylaşma"Cumhuriyet ilanına karar vermek için Ankara'da bulunan bütün arkadaşlarımı davete ve onlarla müzakere ve münakaşaya asla lüzum ve ihtiyaç görmedim." - Atatürk
- tartışmak
nsz, -le Bir konu üzerinde, birbirine ters olan görüş ve inançları karşılıklı savunmak
- görüşmek
nsz Buluşup konuşmak, konuşup sohbet etmek"Ara sıra görüşelim."
- müzakere etmek
bir konu üzerinde fikir alışverişinde bulunmak, oylaşmak"Cumhuriyet ilanına karar vermek için Ankara'da bulunan bütün arkadaşlarımı davete ve onlarla müzakere ve münakaşaya asla lüzum ve ihtiyaç görmedim." - Atatürk
- üstesinden gelmek
- arabulucu
- anlaşmayı müzakere etmek
- arabulucu.
- görüşmek, akdetmek, rahatça geçmek