- tartışma
isim Birbirine karşıt düşünceleri karşılıklı savunma"Karşısındakilerin tartışmaları çabuk bıraktıklarına da dikkat etmedi." - T. Buğra
- idare meclisi
isim Yönetim kurulu
- münazara
isim Bir konu üzerinde, belli kural ve yöntemlere uyularak yapılan tartışma"Bir fikrin münazarasıyla kütüphanesinin önünde sabahladığımız geceler olurdu." - A. H. Müftüoğlu
- müzakere etmek
bir konu üzerinde fikir alışverişinde bulunmak, oylaşmak"Cumhuriyet ilanına karar vermek için Ankara'da bulunan bütün arkadaşlarımı davete ve onlarla müzakere ve münakaşaya asla lüzum ve ihtiyaç görmedim." - Atatürk
- tartışmalı
sıfat Tartışma yapılan"Tartışmalı oturum."
- münakaşalı
sıfat Münakaşası olan, içinde veya üzerinde münakaşa edilen
- ing
- ing.
- tartışılabilir
- münazara etmek
- tartışmak. moot case tartışma konusu olan dava. moot point tartışılacak mesele.
- tartışmalı, kuşkulu, tartışma meclisi, idare meclisi, görüşmek, müzakere etmek, ileri sürmek