- başıbozuk
isim Düzensiz topluluk
- ayaktakımı
isim Görgüsüzlükleri veya bilgisizlikleri dolayısıyla toplum içinde aşağı durumda olan kişiler, lümpen, parya"Dükkânlar karmakarışık, mallar bayat, kibar müşteriler birer birer çekiliyor, ayaktakımı her gün artıyor." - H. E. Adıvar
- çete
isim Yasa dışı işler yapmak veya etrafındakileri korkutmak amacıyla bir araya gelmiş topluluk
- kalabalık
isim Çok sayıda insanın bir araya gelmesiyle oluşan insan topluluğu"Kalabalık içinde zorlukla boş bir masa bularak oturdum." - A. Haşim
- güruh
isim Değersiz, aşağı görülen, küçümsenen topluluk, derinti, sürü"Bu artist güruhu balolardan hoşlanmazlar." - P. Safa
- izdiham
isim Aşırı kalabalık, yığılma"Tıbbiyeli uzaklaşır fakat o izdiham içinde kızın teyzesi kaybolur." - P. Safa
- avam
isim Alt tabaka, havas karşıtı"Bu zihniyette olan avam değildi, bilhassa havas denilen insanlar böyle düşünüyordu." - Atatürk
- merakla etrafını sarmak
- ayak takımı
- kitle halinde hücum etmek
- linç kanunu
- linç kanunu.
- yığılmak. mob law halk tarafından yürütülen kanun
- çete, serseri türkümü, gürültücü kalabalık, çevresini sarmak, başına üşüşmek, etrafına toplanmak