-  karıştırmak -i, -e Karışma işini yaptırmak  
-  karışma isim Karışmak işi"Kendi dillerine başka bir dilden en küçük bir şeyin karışmasına göz yumamazlar." - N. Uygur  
-  çeşit isim Aynı türden olan şeylerin bazı özelliklerle ayrılan öbeklerinden her biri, tür, nev"Güçlüğün hiçbir çeşidinden yılmamak, dil arıtıcısı olmanın vazgeçilmez bir koşuludur." - N. Uygur  
-  karışım isim Birden çok şeyin karıştırılmasıyla elde edilen veya ortaya çıkan şey"Melez bir insan ırkının karışımı, bu adama kuvvet vermiş." - M. Ş. Esendal  
-  karıştırma isim Karıştırmak işi"Sayfalarını karıştırmaya kalkınca içinden masaya bir kurşun düştü." - İ. O. Anar  
-  kaynaşma isim Kaynaşmak işi"Atmosfer karşılıklı anlayış ve kaynaşma atmosferi idi." - H. Taner  
-  karıştırılma isim Karıştırılmak işi  
-  katıştırma isim Katıştırmak işi  
- karışım, karışma, karıştırma