- çekmek
-i, -e Bir şeyi tutup kendine veya başka bir yöne doğru yürütmek"Hepsi iskemleleri çekerek masanın etrafında bir halka yapmaya hazırlanıyorlardı." - R. N. Güntekin
- cezbetmek
-i Kendine çekmek, bağlamak, etkilemek"Uzun boyu ve endamındaki zarafeti ile beni cezbetti." - H. C. Yalçın
- mıknatıslamak
-i Bir demir çubuğa mıknatıs özelliği vermek
- mıknatısiyet vermek
- meftun etmek magnetization mıknatıslama.
- mıknatıslamak, çekmek, büyülemek