- müthiş
sıfat Korkuya düşüren, korkunç, dehşetli"Aradan yıllar geçti. Hâlâ o müthiş uğultu ve çatırdamayı içimden silemedim." - N. F. Kısakürek
- harika
sıfat Yaradılışın ve imkânların üstünde nitelikleriyle insanda hayranlık uyandıran"Türk tarihi harikalarla doludur."
- harikulade
sıfat Eşi görülmemiş, şaşkınlık yaratıcı, olağanüstü"Elimde büyük bir şairin harikulade kitabı var." - A. Haşim
- çekicilik
isim Çekici olma durumu, alım, albeni, alımlılık, cazibe, hava, gelgel
- büyü
isim Tabiat kanunlarına aykırı sonuçlar elde etmek iddiasında olanların başvurdukları gizli işlem ve davranışlara verilen genel ad, afsun, efsun, sihir, füsun, bağı"Akkız Ana, Hasan'a gönül vermenin bir büyü olduğunu, ne kadar anlatmışsa da kâr etmemiş." - H. E. Adıvar
- sihir
isim Büyü
- hokkabazlık
isim Hokkabazın yaptığı iş
- efsun
isim Büyü"Şayeste'nin reise büyü yaptığına ve adamı başka kadınlara karşı efsunla bağladığına kanaat getirmişti." - H. Taner
- sihirbazlık
isim Büyücülük
- büyülü
sıfat Kendisine büyü yapılmış (kimse)
- sihirli
sıfat Büyülü"Bu sihirli şarapla para, Garden Bar'da, Tanrı'nın gecesi su gibi akardı." - E. E. Talu
- mucize
isim, din b. (***) Peygamberlerin kendilerine inanmayan insanlara peygamberliklerini ispat etmek amacıyla Allah'ın iznine bağlı olarak gösterdikleri olağanüstü olaylar, hâller, tansık
- büyücülük
isim Büyücünün yaptığı iş, bağıcılık, efsunculuk, afsunculuk, sihirbazlık
- cadılık
isim Cadıya yakışır davranış, huysuzluk"Sizin cadılığınızın fitnesi dünyaya şimdiye kadar gelmemiştir." - S. Birsel
- efsunlu
sıfat Büyülü"Efsunlu güzelliğiniz bu evi bir güneş gibi ışığa boğuyor." - N. Hikmet
- büyüleyici
- gözbağı
- gözbağcılık
- yada
- büyü, sihir, büyücülük, sihirbazlık, çekicilik, büyü, büyülü, sihirli
- büyücülükte kullanılan
- büyüleyerek
- magic
- sihirle ilgili