- iftira
isim Bir kimseye kasıtlı ve asılsız suç yükleme, kara çalma, bühtan"Kaynağını iftiradan ve yalandan alır." - N. Hikmet
- karalama
isim Karalamak işi
- iftira etmek
bir suçu birinin üzerine atmak, kara çalmak, kara sürmek"Kaynağını iftiradan ve yalandan alır." - N. Hikmet
- arzuhâl
isim Dilekçe"Bir gazete muhabiri Adliye koridorunda, tımarhaneye girmek için elindeki arzuhâlle dolaşan Osman isminde bir eroinman hastasına rastlıyor." - N. Hikmet
- hakaret
isim Onur kırma, onura dokunma
- karalamak
-i Boya veya kalemle birtakım şekiller çizerek bir yeri kirletmek"Duvarı karalamışlar."
- lekelemek
-i Bir şeyi kirletmek, bir şey üzerinde leke oluşturmak"Kumaşı lekelemek."
- hakaret etmek
bir şeyi veya bir kimseyi aşağılık ve değersiz gösterecek biçimde davranmak
- istida
isim Dilekçe"İstida müsveddesi birkaç kere müdürün yanına gitti geldi." - R. N. Güntekin
- -ing veya -led
- kötüleyici yerme
- yazılı iftira
- onur kırıcı yayın, karalayıcı yerme, iftira, onur kırıcı yayın yapmak, karalamak