- şekil almak
belli bir biçime girmek, biçimlenmek, şekillenmek
- tutmak
-i Elde bulundurmak, ele almak"Kucağında kundaklı bir çocuk tutuyordu." - Ö. Seyfettin
- donmak
nsz Sıvı, soğuğun etkisiyle katı duruma gelmek, buz tutmak
- katılaşmak
nsz Katı duruma gelmek"Çekilmişti sanki kara toprağın kanı / Yol soğumuş, katılaşmış bir ceset gibi" - E. B. Koryürek
- jöle
isim Meyve suyunun şekerle kaynatılmasıyla istenilen yoğunlukta elde edilmiş şekerleme
- pelteleşmek
nsz Pelte kıvamını almak
- peltekleşmek, donmak, katılaşmak, şekil almak, biçime girmek, anlaşılır olmak
- şekil almak.