- dua etmek
Tanrı'ya yalvarmak
- başlatmak
-i, -e Başlamasına yol açmak"Operasyonu başlatacak işareti ondan bekliyoruz." - A. Ümit
- müracaat etmek
başvurmak"Bize daha önce yapmış olduğunuz müracaatla evlenmek istediğinizi bildirmişsiniz." - Ç. Altan
- davet etmek
çağırmak
- çağırmak
-i Birinin gelmesini kendisine yüksek sesle söylemek, seslenmek"Etrafına bakındı fotoğrafçıları çağırmak için." - A. Kulin
- dilemek
-i Birinden bir şeyin yapılmasını istemek, rica etmek, arzu etmek"Yalnız bu hususta beni bağışlamanızı dilerim." - M. Ş. Esendal
- yalvarmak
nsz Birinden ısrarlı bir biçimde, kendine acındıracak sözlerle, saygılı bir biçimde bir şey istemek"Kıymetli tutuyorsun, değil mi, bu sevgimi? / Yalvarırım beni hep titreyerek sev, e mi?" - E. B. Koryürek
- niyaz etmek
Kur’an-ı Kerim, Yalvarma, yakarma, istek, arzu, dua.
- ünlemek
-e Yüksek sesle çağırmak"Mustafa'ya ünle, görelim." - N. Nâzım
- himayesini dilemek
- yakarmak, dua etmek, istemek, dilemek