- anlam çıkarmak
bir cümleden veya metinden yeni ve değişik bir anlam yakalamak
- anlamına gelmek
bir anlam bildirmek
- sonuç çıkarmak
matematik bir işlemi bitirip sonuca ulaşmak
- göstermek
-i Birini veya bir şeyi işaretle belirtmek"Vitrindeki oyuncağı parmağıyla gösterdi."
- çıkarmak
-den Birinin veya bir şeyin çıkmasını sağlamak, çıkmasına sebep olmak
- anlamak
-i Bir şeyin ne demek olduğunu, neye işaret ettiğini kavramak"Yıldızın hemen altında, namluya benzer bir başka şekil var, bunun bir tabanca olduğunu anlamakta gecikmiyorum." - A. Ümit
- manasına gelmek
anlamına gelmek"Ne Hak buyruğun tutarsın ne kul sözün işitirsin / Hiç bilmezsin mana nedir, ne dilde çağırmak gerek" - Yunus Emre
- ifade etmek
anlatmak"Bu kitabın bende hazin bir intiba bıraktığını söylersem yanlış bir ifadede bulunmamış olurum." - A. H. Çelebi
- mana çıkarmak
yersiz bir yargıya varmak, yanlış değerlendirmek"Ne Hak buyruğun tutarsın ne kul sözün işitirsin / Hiç bilmezsin mana nedir, ne dilde çağırmak gerek" - Yunus Emre
- çıkarsamak
- istidlâl etmek
- netice çıkarmak
- sonucunu çıkarmak
- netice çıkarmak.