- tuhaf
sıfat Acayip"Nahit'in onda hiç görmediği bir tuhaf hâli vardı." - T. Buğra
- aykırı
sıfat Alışılmışa, doğru olarak kabul edilmişe uygun olmayan, karşıt, ters, mugayir, muhalif"Gene de anlamın ne olduğunu çepeçevre bilmiyoruz dersem gerçeğe aykırı bir şey demiş olmam." - N. Uygur
- yersiz
sıfat Barınacak yeri olmayan
- saçma
isim Saçmak işi
- uygunsuz
sıfat Uymayan, yakışık almayan, yaraşmayan, münasebetsiz, namünasip"Onca yıl hapis yattık, uygunsuz, güdümsüz bir işini görmedim." - A. Ümit
- farklı
sıfat Farkı olan, aralarında fark bulunan, değişik, ayrımlı"En dipte ikişer ayak merdivenle çıkılan ayrı iki odada farklı aileler otururlardı." - A. Kutlu
- bağdaşmaz
sıfat Uyuşmaz, tutarsız
- uyuşmaz
- birbirine uymayan, uyuşmaz, bağdaşmaz
- diğerlerine veya birbirine uymayan
- münasebetsiz. incongruously uygun olma yarak .