- bayır
isim Küçük yokuş, belen, kıran (II), şev"Biz de uğultularla denizin ardı sıra / Başka bir deniz gibi dağdan aktık bayıra" - F. N. Çamlıbel
- yokuş
isim Aşağıdan yukarıya gittikçe yükselen eğimli yer, iniş karşıtı"Birimiz istasyon rampalarında yan gelirken birimiz yokuşlarda çabalar." - A. N. Asya
- istek
isim Bir şeye duyulan eğilim, arzu, şevk"Yanıma yaklaşan gölge, o eski şarkıyı gerçek bir istekle tekrarlıyordu." - Ç. Altan
- eğim
isim Eğilmiş olma durumu
- temayül
isim Bir tarafa eğilme, meyletme"Yarının siyasetine yol açan fikirler, temayüller ilk önce bunlar arasında kaynaşır." - Y. K. Karaosmanoğlu
- eğilim
isim Bir şeyi sevmeye, istemeye veya yapmaya içten yönelme, meyil, temayül"İnsanoğlunun, yaradılıştan medeniliğe eğilimi vardır." - N. Ataç
- meyil
isim Eğiklik, eğim, akıntı"Fazılpaşa Yokuşu'nda akşam olurken, tatlı bir meyille denize uzanan kırmızı damların üzeri kararır." - H. E. Adıvar
- arzu
isim İstek, dilek"Zaten insanın en büyük hususiyeti, içinde bulunduğu hâlden kurtulma arzusudur." - A. M. Dranas
- heves
isim İstek, eğilim, arzu, şevk"İşin doğrusu birbirimizin özel yaşamını öğrenmeye ne vaktimiz olurdu ne de hevesimiz." - R. Mağden
- merak
isim Bir şeyi anlamak veya öğrenmek için duyulan istek"Biraz sonra yine bazı sesler işittim / Merak ile merdivenin başına gittim" - E. B. Koryürek
- tandans
isim Eğilim
- rağbet
isim İstek, arzu, ilgi
- eğiklik
isim Eğik olma durumu, eğim, yamukluk, meyil
- yatma
isim Yatmak işi"Çocuklara yatma zamanının yaklaştığını başıyla anlatan bir mürebbiye edasıyla duruyor." - R. H. Karay
- eğilim, eğiklik, eğim
- eğilme derecesi