- yersiz
sıfat Barınacak yeri olmayan
- uygunsuz
sıfat Uymayan, yakışık almayan, yaraşmayan, münasebetsiz, namünasip"Onca yıl hapis yattık, uygunsuz, güdümsüz bir işini görmedim." - A. Ümit
- müstehcen
sıfat Açık saçık, edebe aykırı, yakışıksız"Müstehcen yayın."
- münasebetsizlik
isim Münasebetsiz olma durumu
- yakışıksız
sıfat Yakışık almayan, uygunsuz, çirkin, münasebetsiz (tavır, hâl vb.)"Bundan büyüğü pek yakışıksız olur." - T. Buğra
- uygun olmayan
- yakışık almayan
- münasebetsizlik.
- münasebetsiz. inappropriately yakışık almaz bir şekilde. inappropriateness uygunsuzluk
- uygunsuz, yakışıksız