- şart
isim Olması başka durumların gerçekleşmesini gerektiren şey, koşul"İster istemez bu şartlara boyun eğecekti." - F. R. Atay
- şart
isim Temel kural belgesi"Paris Şartı."
- emir
isim Buyruk, komut, talimat, ferman
- mecburi
sıfat Zorunlu"Mecburi iniş."
- emir kipi
isim, dil bilgisi Fiilin yapılmasını dileyen veya emreden isteme kipi"Gel, gelsin, gelin, gelsinler."
- gerekli
sıfat Yapılması, olması veya bulunması uygun olan, yerinde olan, lüzumlu, vacip, mukteza, zaruri"Bize gerekli olan şey, adamakıllı bir harita, bir de kılavuz." - H. E. Adıvar
- zorunlu
sıfat Kesin olarak gereksinim duyulan, zaruri, mecburi, ıztırari"Tanzimat, gecikmiş de olsa zorunlu, kaçınılmaz bir atılımdı." - N. Cumalı
- elzem
sıfat Çok gerekli, vazgeçilmez"Hükmün muteber olması için ittifakla alınması elzemdir." - T. Buğra
- zaruret
isim Zorunluluk"Kültür hâkim olduktan sonra sanat ve hayat, mazi ve yeni zaruretler ne güzel uyuşuyor." - F. R. Atay
- zaruri
sıfat Zorunlu"Bu iskemlelerin böyle karşılıklı dizilmesi zaruridir." - H. F. Ozansoy
- mecburiyet
isim Zorunluluk"Milletler yaşamak için devirlerinin şartlarına uymak mecburiyetindedirler." - M. Kaplan
- zorunluluk
isim Olması gerekme, olduğundan başka olmama, zorunlu olma, mecburluk, mecburiyet, mecburilik, zaruret, ıztırar, zorunluk, zarurilik"Bu zorunluluk, başkalarınca savsaklanmış görevi yerine getirmekten doğuyor." - S. Birsel
- tahakküm
isim Baskı, zorbalık, hükmetme"Sen böyle karı tahakkümü altında mı kalacaksın?" - M. Ş. Esendal
- emir belirten
- emreden
- emredercesine
- amirane. imperativeness yüküm
- mecburi zorunlu
- tahakküm.
- zorunlu şey elzem tedbir
- zorunlu, gerekli, şart, emir, buyruk