- gizli
sıfat Görünmez, belli olmaz bir durumda olan, edimsel karşıtı"Kanun, gizli eşyayı bulmaya mahsus bir fal kitabı değildir." - N. F. Kısakürek
- gizli tutmak
bir şeyi başkalarına duyurmamak, saklamak"Kanun, gizli eşyayı bulmaya mahsus bir fal kitabı değildir." - N. F. Kısakürek
- düzensizlik
isim Düzensiz olma durumu, tertipsizlik, intizamsızlık, nizamsızlık"Ne kadar alışılsa da düzensizlik insana üzüntü verir." - M. Ş. Esendal
- karışık
sıfat Ayrı nitelikteki şeylerden oluşmuş"Karışık salata."
- karışıklık
isim Karışık olma durumu, teşevvüş
- ketumiyet
isim Ağzı sıkılık"Hatta bir gecelik zendostlukta bile temkin ve ketumiyet severim." - S. M. Alus
- ağzı sıkı oluş
- sır saklamak
- gizli görüşmelerde bu- lunmak
- gizli, gizli tutmak
- gizlice hareket etmek
- gizlice hareket etmek.
- sır tutma
