- karma
isim Karmak işi
- esrar
isim Gizler, sırlar"Yüzüme, tekrar o eski, esrar dolu gözlerle bakıyor." - Y. Z. Ortaç
- esrar
isim Hint kenevirinden çıkarılan ve kullanılacak miktara göre uyarıcı, sarhoş edici veya uyuşturucu etkileri olan bir madde
- ortadan kaldırmak
saklamak"Tam bağın ortasına geldikleri zaman düşman askerlerini gördüler." - Y. K. Karaosmanoğlu
- haşhaş
isim, bitki bilimi Gelincikgillerden, kapsüllerinden afyon elde edilen, tohumlarından yağ çıkarılan bir yıllık ve otsu bir kültür bitkisi (Papaver somniferum)"Aynı kadınlar ellerinde algı bıçaklarıyla haşhaşların arasına girdiler." - R. Enis
- kuşbaşı
sıfat Küçük bir kuşun başı büyüklüğünde doğranmış (et vb.)"Kuşbaşı et."
- arapsaçı
isim, bitki bilimi Küçük, yuvarlak ve çok sık yeşil yaprakları olan, uzadıkça aşağı doğru sarkan bir tür süs bitkisi
- bozmak
-i Bir şeyi kendisinden beklenilen işi yapamayacak duruma getirmek"Bu iki radyo istasyonu birbirini bozuyor."
- doğramak
-i Keserek parçalamak veya elle küçük parçalara ayırmak"Ekmeği, bir sütçü dükkânının köpürmüş inek sütüyle dolu kâsesine doğrayacağım." - S. F. Abasıyanık
- ABD
Kur’an-ı Kerim, Kul, Allah'a ibadet eden kimse.
- hasis
sıfat Cimri"Hasis kadın tozu dumana katar, kıyameti koparır." - P. Safa
- kare
isim, matematik Kenarları ve açıları birbirine eşit olan dörtgen, dördül, murabba
- karmaşa
isim Karmaşık olma durumu"Rafların üst katlarında düzenli düzenli sıralanmış kitaplar, alt katlara doğru bir karmaşa hâlini almış." - A. Ağaoğlu
- ağzını tıkamak
sözünü kesmek, susturmak
- karmakarışık şey
- berbat olmuş şey
- bozulmuş şey
- et kıymak
- bir kimsenin işini bitirmek
- iyice karıştırmak. settle one' hash bir kimseyi tamamen susturmak
- kıymalı doğramak
- kıymalı yemek, arapsaçı, karmakarışık şey, altüst olmuş şey, haşiş, esrar
- ortadan kaldırmak .
- tavada pişirilen kıymalı patates