- yaşlı
sıfat Yaşı ilerlemiş, kocamış, ihtiyar (kimse)"Bir kez daha çocuğun taşkın neşesinden tedirgin oldu yaşlı kadın." - E. Şafak
- yaşlı
sıfat Yaşla dolmuş (göz)"Hıçkırarak yaşlı gözlerini kaldırdı." - Ö. Seyfettin
- yaşlılık
isim Yaşlı olma durumu"Yüzüne bir yaşlılık gelmiş vücudunu bir ağırlık kaplamış." - R. H. Karay
- ihtiyar
sıfat Yaşlı, kocamış olan, pir (kimse), genç karşıtı"Bir gün odama kızgın bir ihtiyar girdi, elindeki bir tomar kâğıdı neredeyse fırlattı masama." - A. Kulin
- ihtiyar
isim Seçme
- ihtiyarların sıhhi durumu ile ilgili. geriatrics ihtiyarlarla ilgili tıp ihtisası. geriatric'ian ihtiyarlık hastalıkları mütehassısı.
- ihtiyarlığa ait