- yasak etmek
yapılmamasını istemek, yasaklamak"İçki yasağı. Av yasağı."
- menetmek
-i Yasaklamak"Bildiğim bir şey varsa o da patronun odanızdan dışarıya çıkmayı size menettiğidir." - S. F. Abasıyanık
- yasaklamak
-i Bir şeyin yapılmamasını buyurmak veya istemek"İhtiyarın ona yasakladığı üç beş şeyden birisi de bu idi." - T. Buğra
- bidden
- Pekin'deki eski yasak bölge. forbidden degrees nikâh düşmeyen akrabalık dereceleri. forbidden fruit ahlâkdışı zevk.
- yasak etmek. God forbid ! Allah esirgesin ! forbidden yasak
- yasaklanmış. Forbidden City Tibet deki Lhasa şehri