anlami-nedir.com, nedir, nedemek
Kelime ve Karakter Sayacı

flash

Kelimeler > F ile başlayan kelimeler > flash nedir ?
flash
flash, flash nedir ,flash ne demek
  • an

    isim Zamanın bölünemeyecek kadar kısa olan parçası, lahza, dakika"Zira göçebelerin hayatı her an yardımlaşmalarını gerektirir." - C. Meriç

  • an

    isim İki tarla arasındaki sınır

  • an

    isim Zihin"An bulanıklığı. An yorgunluğu."

  • parlama

    isim Parlamak işi"Abdi Bey'in sabırsız, çabuk parlamaya yatkın mizacına karısının tevekkülü ve sakinliği fena hâlde batıyor." - A. İlhan

  • havalı

    sıfat Herhangi bir nitelikte havası olan"O murdar kokulu, ağır havalı yere..." - H. E. Adıvar

  • şimşek

    isim Bir bulutun tabanı ile yer arasında, iki bulut arasında veya bir bulut içinde elektrik boşalırken oluşan kırık çizgi biçimindeki geçici ışık, balkır, çakım, çakın, yalabık, yıldırak

  • Yıldırım

    isim Gök gürültüsü ve şimşekle görülen, hava ile yer arasındaki elektrik boşalması, saika

  • şimşek gibi

    çok hızlı

  • gösteriş

    isim Gösterme işi

  • ışıldamak

    nsz Titrek, parlak bir ışık saçmak, parıldamak"Kızın yolunu beklerken karardıklarını, gölgelendiklerini, sonra kız gelince sevinçle ışıldadıklarını görmüştü." - N. Cumalı

  • parıltı

    isim Parıldama, göze çarpan parlaklık"Pamuk için için yanıyor, zaman zaman küçük parıltılar çıkarıyordu." - A. Kutlu

  • yakmak

    nsz Kına, yakı vb.ni koymak, sürmek

  • aydınlatmak

    -i Karanlığı giderip görünür duruma getirmek, ışıklandırmak"Işık yüzüne tam tepeden düşüyor ve onu iyice aydınlatıyordu." - T. Buğra

  • parıldamak

    nsz Işık saçmak, parlamak"Suların kenarında Sarayburnu içli, hisli ve sırlı bir nur içinde parıldar." - A. Ş. Hisar

  • atmak

    -i, -e Bir cismi bir yöne doğru fırlatmak"Taşı suya atmak."

  • parlamak

    nsz Güçlü bir ışık çıkarmak, ışık saçmak"O benim milletimin yıldızıdır, parlayacak / O benimdir, o benim milletimindir ancak" - M. A. Ersoy

  • ışıltı

    isim Hafif ışık, ışıntı, parıltı"Bu kâğıtlara gözleri tuhaf bir ışıltı ile parlayarak baktığına dikkat etti." - H. E. Adıvar

  • flaş

    isim Fotoğraf çekiminde ışık yeterli olmadığında bir görüntüyü net almak için kullanılan çok kısa süreli ve güçlü parıltı

  • şule

    isim Alev, yalım"Bütün ordunun kalbini Duatepe'den çıkan kurtuluş şulesi aydınlatmış." - H. E. Adıvar

  • ani alev
  • birden akla gelmek
  • birden alevlenmek
  • birden parlamak
  • gösterişli fakat sahte
  • birden parlamak,
  • birden gelen su akıntısı
  • birdenbire göstermek
  • bülten. flashback geriye dönme. flashboard suyun yüksekliğini artırmak için barajın üstüne takılan tahta
  • cam bir mamule ikinci bir renkte ince cam tabakası ilâve etmek
  • cama renk vermek için maden tuzu ile kaplama
  • flash
  • işaret olarak yanıp sönen ışık
  • kaba bir şekilde gösterişli. flash language hırsız argosu.
  • telgraf veya radyo ile acele haber ulaştırmak
  • yanıp sönmek
  • yağmurdan korumak için damın üstüne ve altına saç kaplamak. It flashed upon me. Birden aklıma geldi.
  • yıldırım. in a flash ansızın
  • şimşek gibi çakmak veya parlamak
Paylaş Paylaş Paylaş Paylaş Paylaş

Yeni Bir Kelime Öğren?

  • kazanmak
  • siyahi
  • zenci
  • vurmak
  • kararmak
  • değersiz
  • ciddi
  • arsa
  • durdurmak
  • şeytani

anlami-nedir.com'u Türkçe dil araçları sunan bir sözlüktür, yakın zamanda sadece anlamlar değil türkçe ingilizce sözlük, akademik aramalar ve birçok edebi araç ile karşınıza çıkacaktır.

anlami-nedir.com içeriklerini öncelikle TDK'dan sonra ise editörlerin kontrolünden geçirerek sizlere sunmaktadır, eğer bir hatalı kısım gördüyseniz lütfen iletişim'e geçiniz

Sizde Türkçemize katkıda bulunmak ve bilinmiyenleri aktarmak isterseniz editör olup paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Yunus Emre : "Biriktirdiğin değil, paylaştığın senindir"

Takip edin

Sitemap Yasal Konular İletişim Hakkında İndeksler Son Eklenenler Kelime Sayacı