- kapak
isim Her türlü kabın üstünü örtmeye veya bir deliği kapamaya yarayan nesne"Evin en alt katına indik, oradan da bir mahzen kapağı açtılar." - R. H. Karay
- kanat
isim Kuşlarda ve böceklerde uçmayı sağlayan organ"Bir daldan hızla geçip gitti bir kuş kanadı / Sessizlik bir tüy gibi bir dakika sallandı / Pırıldadı bir ateş böceği sarmaşıkta" - H. F. Ozansoy
- titrek
sıfat Titreyen"O gece şu çinilerin üstünde titrek mum ışıkları kim bilir ne korkunç gölgeler koşturdu." - R. E. Ünaydın
- çevirmek
-i Bir şeyin yönünü değiştirmek"Nefes nefese koşan anneme, başını çevirmeden cevap verdi." - Y. Z. Ortaç
- sallamak
-i Düzenli bir biçimde ve hep aynı doğrultuda hareket ettirmek"Sen yine anahtarını çıkar, salla, eğlendir." - H. E. Adıvar
- vurmak
-e Elini veya elinde tuttuğu bir şeyi bir yere hızla çarpmak"Masaya vurmak. Birinin başına vurmak."
- katlamak
-i Kâğıt, kumaş vb. nesneleri üst üste kat oluşturacak biçimde bükmek"Gazeteleri itina ile katlayıp cebine koydu." - S. F. Abasıyanık
- çırpmak
-i Halı, kilim vb. şeyleri hızla ve kesik kesik silkelemek
- çarpmak
-e Hızla değmek, vurmak"Eşiği aştım, içeri girdim, ortada duran uzun bir masaya çarptım." - A. Kutlu
- endişe
isim Tasa, kaygı"Bir kayıkta boş kalan son yere atlayıp Galata'ya geçerken kafası hem umut hem de endişeyle doluydu." - İ. O. Anar
- saçmalamak
nsz Anlamsız, gereksiz, tutarsız, saçma sapan sözler söylemek veya bu tür davranışlarda bulunmak, abuklamak"Konuşması büsbütün dağıldı, tutarsızlaştı. Artık saçmalıyor." - A. İlhan
- hamla
isim, denizcilik Küreklerin bir kez suya daldırılıp çıkarılması
- vesvese
isim Kuruntu"Etrafı su olduğu için acaba kökünü bırakıp yüzüverir mi diye içime bir vesvese girer." - B. Felek
- telâş
Trafik ve İlk Yardım, Herhangi bir nedenle acelecilik, kaygı, tasa, endişe, şaşkınlıktan doğan karışıklık, kargaşa.
- panik
isim Ani dehşet duygusu, büyük korku, ürkü
- birden atmak
- heyecan verici durum
- ayakkabı dili
- fazla heyecan
- flap
- kapak kanat
- kuş kanadı gibi vurmak
- sarkan bir şey ile vurmak
- sarkan bir şeyin çarpması veya çarpma sesi
- sarkan et parçası
- sarkık kapak veya örtü koymak: çarpmak
- sarkık parça
- vurmak. flapjack tavada pişerken silkerek çevrilen bir çeşit börek.