- esir etmek
tutsak durumuna getirmek"Meyhaneden çıktığında sarhoş kafayla bir esir gemisine binmiş, güvertede sızıp kalmıştı." - İ. O. Anar
- çekmek
-i, -e Bir şeyi tutup kendine veya başka bir yöne doğru yürütmek"Hepsi iskemleleri çekerek masanın etrafında bir halka yapmaya hazırlanıyorlardı." - R. N. Güntekin
- teşhir etmek
göstermek
- büyülemek
-i Büyü ile etki altına almak, efsunlamak, afsunlamak
- esirlik
isim Esir olma durumu, tutsaklık, kölelik"Ayaklarımızdaki zincirler, esirliğin ağır ve cefalı şarkılarını söyleyecektir." - R. E. Ünaydın
- esirlik.
- kendine bağlamak. enthrallment büyülenme