- lokma
isim Ağza bir defada alınıp götürülen yiyecek parçası, sokum"Öbür yemeklerden bile ağzına bir lokma koyamadı." - Ö. Seyfettin
- talih
isim Şans"Benim küskün talihimin bana verdiği ızdırap yeter." - E. İ. Benice
- zar
isim İnce perde veya örtü
- zar
isim Tavla ve başka oyunlarda kullanılan kemik, fil dişi, plastik vb. maddelerden küp olarak yapılan ve altı yüzünde, birden altıya kadar benekler bulunan oyun aracı"Bir tavla zarı kadar küçücük eve / Bir kadın iki çocuk nasıl sığar?" - B. R. Eyuboğlu
- zar
isim Car (II)
- matris
isim Matbaacılıkta kullanılan, girintili çıkıntılı metal veya mukavva kalıp, baskı kalıbı
- kalıp
isim Bir şeye biçim vermeye veya eski biçimini korumaya yarayan araç"İstenilen kalıplarda ve istenilen nüanslarda heykeller yapılabilir." - P. Safa
- can vermek
ölmek
- canı çıkmak
çok yorulmak veya çok zorluk çekmek
- vefat etmek
ölmek"Dört sene evvel kaybettiği karısı Emine Hanım'ın vefatıyla bütün sevgisini, ümidini, hazzını, şefkatini oğluna vermişti." - A. H. Çelebi
- yok olmak
ortadan kalkmak, kaybolmak
- bitmek
nsz Tükenmek"Dün akşam param bitmişti." - S. F. Abasıyanık
- bayılmak
nsz Baygın duruma girmek, uyur gibi olmak, kendinden geçmek, kendini kaybetmek"Anasının bayıldığını gören çocuk avaz avaz ağlamaya başlamıştı." - A. Kulin
- patlamak
nsz Nesneler, iç basıncın etkisiyle ve çoğunlukla büyük ses çıkararak dağılmak, infilak etmek"Dinamit patladı."
- ölmek
nsz Yaşamaz olmak, hayatı sona ermek, can vermek"Şerefli insanlar olarak yaşayacak, şerefli insanlar olarak öleceğiz." - E. M. Karakurt
- solmak
nsz Rengini yitirmek, rengi uçmak"Sen, yüzü beyaz güller gibi solan / Adın ve senin?" - T. Oflazoğlu
- gebermek
nsz Sevilmeyen bir kişi ölmek"Kayıkla gelip kurtarmasalardı satlıcandan geberecektim." - S. F. Abasıyanık
- rahmetli olmak
ölmek"Ben, rahmetli pederden miras kalan bakkal dükkânını işletirim." - A. Ümit
- mahvolmak
nsz Yok olmak"Bu derece intibak kabiliyeti, tekâmül kuvveti olan dinamik bir millet olmasak mahvolurduk." - O. S. Orhon
- sıkılmak
nsz Sıkma işi yapılmak"Çamaşırlar sıkıldı."
- ecel teri dökmek
- helâk olmak
- oyun zarı
- ölecek gibi olmak
- ölmek, sona ermek, bitmek, ölmek, metal kalıp, oyun zarı