- bununla beraber
zarf Bununla birlikte"Bununla beraber odama kimseye görünmeden girdiğime memnun oldum." - K. Bilbaşar
- kın
isim Bıçak, kılıç vb. kesici araçların kabı
- rağmen
edat Karşın"Birdenbire nutku tutuldu ve bütün gayretlerine rağmen konuşamadı." - N. F. Kısakürek
- nefret
isim Bir kimsenin kötülüğünü, mutsuzluğunu istemeye yönelik duygu
- karşın
edat Bir şeyin gerekenin veya mantığın tersine olarak yapıldığını anlatan bir söz, rağmen"Sabah olunca, bütün gece uyumamasına karşın kendini dinç hissediyordu." - İ. O. Anar
- garez
- yine de
- herşeye rağmen
- -e karşın
- -e rağmen, -e karşın, karamazdan
- karşı koyarak