- ihtiyacı olmak
gereksemek, gereksinmek"Ama unutmayalım ki tecessüslerimize yön veren ihtiyaçlarımızdır." - C. Meriç
- güvenmek
-e Güven duymak, güveni olmak, itimat etmek"Dostumuza güvenmeyelim de düşmanımıza mı güvenelim?" - B. R. Eyuboğlu
- asılmak
nsz, -e Asma işi yapılmak veya asma işine konu olmak"Yan yana asılmış aynı boyda tablolar gördük." - B. R. Eyuboğlu
- aşmak
-den Yüksek, uzak veya geçilmesi güç bir yerin öte yanına geçmek"İki gündür sarp dağ yollarından aşıyoruz." - F. R. Atay
- bağlı olmak
tabi bulunmak"Günlerden beri bağlı duran demir, sert bir hırıltıyla denize daldı." - Halikarnas Balıkçısı
- sarkmak
-e Aşağıya doğru uzamak veya uzanmak"Oluklardan kol gibi buzlar sarkıyordu." - T. Buğra
- tabi olmak
birinin kontrolü altına girmek, bir şeye veya bir kimseye bağlı olmak"Sanki bütün kamara, bütün halk, onlara tabi, onlara mahkûmdu." - P. Safa
- itimada lâyık
- itimat etmek
- emniyet edilir
- mütevakkıf olmak
- from ile asılmak
- itimada layık.
- on veya upon ile güvenmek
- sallantıda kalmak mualIâkta kalmak. Depend upon it Emin olunuz. dependable güvenilir