- açıkça
zarf Gizli bir yönü kalmaksızın, kolay anlaşılır bir biçimde, alenen, aşikâre"Artık açıkça mahallenin başına dert olmaya başlamış." - Y. N. Nayır
- kuşkusuz
sıfat Kuşkusu olmayan, işkilsiz, şüphesiz
- muhakkak
sıfat Doğruluğu, gerçekliği kesin olarak bilinen, gerçekliği kesinleşmiş"Yalnız muhakkak olan bir şey varsa o da, Orhan'ın bana fena hâlde âşık olduğudur." - N. Hikmet
- kesinlikle
zarf Kesin bir biçimde, kesin, kesin olarak, kesinkes, yüzde yüz, her hâlde, her hâlükârda, mutlak, mutlaka, katiyen, banko"Kimsenin üzerinde durmadığı birkaç ünlü kişiden birisi de kesinlikle o idi." - T. Buğra
- mutlaka
zarf Kesinlikle"Ben sözü, her okuyuşumuzda mutlaka gülümseten bir şiirine getirdim." - A. Kabaklı