- azaltmak
-i Az denecek bir miktara indirmek"İlk işleri kullandıkları renkleri azaltmak oluyor." - B. R. Eyuboğlu
- donuklaştırmak
-i Donuk duruma getirmek
- uyuşturmak
-i Uyuşmasını sağlamak, hissedemez duruma getirmek"Ruhumu serinletecek, beynimi uyuşturacak bir masal anlat!" - R. H. Karay
- hafifletmek
-i Hafiflemesine yol açmak, hafifleştirmek, tahfif etmek"Damatlarının bu işten memnun görünmesi, onun azap ve sıkıntısını yarı yarıya hafifletiyordu." - R. N. Güntekin
- zayıflatmak
-i Zayıf olmasına yol açmak"Zayıflamaktan değil, onu zayıflatmaktan çekinmiyordum." - F. R. Atay
- kuvvetini kırmak hafifletmek
- köreltmek, azaltmak, körletmek, yok etmek
- parlaklığını gidermek
- ses geçmesini önlemek
- tatsızlaştırmak