- kapalı
sıfat Kapanmış olan, açılmamış, açık karşıtı"Şimdi oğlunu kanlı göğsü, kapalı gözleri, mor dudaklarıyla görür gibi oluyordu." - N. Hikmet
- gizli
sıfat Görünmez, belli olmaz bir durumda olan, edimsel karşıtı"Kanun, gizli eşyayı bulmaya mahsus bir fal kitabı değildir." - N. F. Kısakürek
- örtülü
sıfat Örtüsü olan"Ampir koltuklu, keten masa örtülü bir lokantaydı." - S. Erez
- esrarlı
sıfat Gizli yönleri bulunan, ne olduğu anlaşılamayan, akıl erdirilemeyen, esrarengiz"Eskiden de böyle esrarlı idi deniz / Böyle alevli, harlı idi deniz / Böyle ağlardık, ey kalbim / Sebepsiz" - H. F. Ozansoy
- gizemli
sıfat Gizem niteliğinde olan veya içinde gizem bulunan, esrarengiz"Düşünüyorum da gizemli bir korkudan başka pek bir şey anımsamıyorum." - N. Meriç
- hafi
sıfat Gizli, saklı
- mestur
sıfat Örtülü, kapalı, gizli
- gizli, kapalı, örtük