- kabuk
isim Bir şeyin üstünü kaplayan ve onu dış etkilere karşı koruyan, kendiliğinden oluşmuş sertçe bölüm, kışır"Ağaç kabuğu." "Meyve kabuğu."
"Midye kabuğu."
- yüzsüzlük
isim Yüzsüz olma durumu, yüzsüzce davranış"Yüzsüzlüğün bu derecesine kimi kızıyor, kimi kahkahalarla gülüyordu." - R. N. Güntekin
- arsızlık
isim Arsız olanın durumu veya arsıza yakışacak davranış, yılışıklık, sırnaşıklık"Üçünü birden almak arsızlığına kalkma. Pay edelim." - H. R. Gürpınar
- çanak
isim Toprak, metal vb. bir maddeden yapılmış yayvan, çukurca kap"Oradaki sigara çanağından bir Gelincik alıp yaktıktan sonra anlattı." - B. Felek
- kabuklanmak
nsz Kabuk oluşmak, kabuk bağlamak
- kabuk bağlamak
- dış tabaka
- ekmek kabuğu
- kabuk tutturmak
- kabukla kaplamak
- crust of the earth yerkabuğu.
- kabuk, ekmek kabuğu, tabaka, kabuk
- pişmiş herhangi bir şeyin kabuğu
- yerkabuğu