- kütük
isim Kalın ağaç gövdesi
- engel
isim Bir şeyin gerçekleşmesini önleyen sebep, mâni, mahzur, müşkül, pürüz, mânia, handikap"Seçme ve aracılık işlevini yerine getiren dünyanın önünde ise öyle aşılması güç engeller yok gibi." - A. Ağaoğlu
- doldurmak
-i Dolmasını sağlamak, dolu duruma getirmek"Bunu bilmek içimi kederle dolduruyordu." - A. Ağaoğlu
- tıkamak
-e, nsz Bir şeyin ağzını, deliğini, içine konulan veya dışarıdan uygulanan bir nesneyle kapamak"Ahmet kızın ağzına bir mendil tıkadı." - S. F. Abasıyanık
- engellemek
-i Bir şeyin gerçekleşmesini veya yapılmasını önlemek"Gelgelelim bu yalnız, bu mutlu ölüm düşünü tek bir şey engellemektedir." - A. Ağaoğlu
- tıkanmak
nsz Tıkama işine konu olmak"Anlattıklarını dinledikçe sanki hava borum tıkanmış da deniz baskısından iliklerim gözlerimden pırtlıyormuş gibi sıkılıyorum." - Halikarnas Balıkçısı
- takunya
isim Genellikle hamam vb. ıslak tabanlı yerlerde kullanılan, yüksek ökçeli, ağaçtan yapılmış bir tür ayak giysisi, nalın"Bayramlarda ayağında takunya ile bayram yerlerine gittin." - R. N. Güntekin
- köstek
isim Saat, kılıç, anahtar vb.nin ucuna takılan zincir"Koltuklara kurulur, altın kösteklerini parmakları ile çevirir." - S. F. Abasıyanık
- nalın
isim Takunya"Çarşı hamamlarındaki nalınlar da boy boymuş." - S. Birsel
- ket
isim Engel
- kösteklemek
-i Hayvanın ayağına köstek vurmak
- mania
- tahta ayakkabı
- nalın, takunya, tıkamak, tıkanmak
- nalın. elog dance tahta ayakkabı ile oynanan dans.