- açı
isim, matematik Birbirini kesen iki yüzey veya aynı noktadan çıkan iki yarım doğrunun oluşturduğu geometrik biçim, zaviye
- hayal kırıklığı
isim Çok istenilen veya umulan bir şeyin gerçekleşmeyişinden duyulan üzüntü"Al sana bir hayal kırıklığı daha!" - A. Erhat
- keder
isim Acı, üzüntü, dert, sıkıntı, ızdırap, tasa"Hiçbir kederim yoktu ki onun bir tatlı kelamıyla bertaraf olmasın." - A. H. Müftüoğlu
- sıkmak
-i Çevresine sarılarak veya bir şey sararak çepeçevre basınç altına almak"Yalnız kalan kadın titriyor, hıçkırarak kucağındaki yavrusunu sıkıyor." - Ö. Seyfettin
- üzüntü
isim Olması istenilmeyen olaylardan doğan ruh tedirginliği, teessür"Beni sevmiyor, yeniden zihnimi kurcalamak, sinirlerimi üzüntü içinde bırakmak istiyor." - E. İ. Benice
- üzmek
-i Üzüntü vermek"Onu biraz üzerim ama zekâsına da bayılırım." - S. F. Abasıyanık
- hüsran
isim Beklenilen şeyin elde edilememesi yüzünden duyulan acı, batkı"Artık her sabah ilk iş merdiveni dayayıp çuvalı kontrol ediyor, her seferinde hüsranla aşağı iniyordu." - E. Şafak
- batkı
isim Hüsran
- iç sıkıntısı
- hayal kırıklığı, üzüntü, keder, iç sıkıntısı, ümidini kırmak, sıkmak, gücendirmek, küstürmek
- hayal kırıklığı: ümidini kırmak
- üzmek.