- kasap
isim Sığır, koyun gibi eti yenecek hayvanları kesen veya dükkânında perakende olarak satan kimse"Kasapla barışıp kendini benimsetince belki de yanında çalıştırırdı." - M. Uyguner
- katil
isim İnsan öldüren kimse, cani"Öldürdüğü güzele ağlayan bu katilin / Elleri kanlı fakat gözyaşları temizdi" - E. B. Koryürek
- katil
isim Öldürme
- katletmek
-i İnsan öldürmek
- cani
isim Cinayet işlemiş olan kimse, kıyacı"Bugün medeniyet ve insaniyetin düşmanları olan canileri, sabıkalıları o arıyor, o takip ediyor, o buluyor." - Ö. Seyfettin
- öldürmek
-i Bir canlının hayatına son vermek"Beni öldürmek için birisi fazla bile / Ancak onun elinden çıkar böyle haile" - F. N. Çamlıbel
- rezil etmek
isteyerek veya istemeyerek birini çok utanacak güç bir duruma sokmak"Ah, seni serseri, rezil, alçak seni! Demek bana başkaldırıyorsun!" - N. Hikmet
- kesmek
-i Bıçak, makas vb. bir araçla bir şeyi ikiye ayırmak, parçalamak, doğramak"İpi kesmek."
- boğazlamak
-i Hayvan veya insanı boğazından keserek öldürmek"Ötmezse o horozu boğazlarız." - B. Felek
- büfeci
isim Büfe işleten kimse
- celep
isim Koyun, keçi, sığır vb. kesilecek hayvanların ticaretini yapan kimse"Sen kasap mısın, koyun tüccarı mı, celeplerle senin ne işin var?" - O. C. Kaygılı
- cerrah
isim Ameliyat yapan uzman hekim, hariciyeci, operatör"Mengene gibi bir el, cerrahın yakasına yapışınca zavallının dizlerinin bağı çözülecek gibi oldu." - İ. O. Anar
- altetmek
- berbat etmek
- kasap, katil, cani, kasap, insan kasabı,
- kasap dükkanı
- kasaplık hayvan kesmek
- zalimce öldürmek