- yabani
sıfat Doğada yaşayan, evcil olmayan (hayvan), evcil karşıtı
- hayvan
isim Duygu ve hareket yeteneği olan, içgüdüleriyle hareket eden canlı yaratık"İnce ruhlu insanlar gibi Atatürk de hayvanları severdi." - F. R. Atay
- kabadayı
isim Kendine özgü namus kurallarını esas alıp toplum kurallarının dışına çıkarak zorbalık yapan kimse"Ramazan, sertliği, zulmü ile ün salmış bir kabadayı idi." - H. E. Adıvar
- canavar
isim Masallarda sözü geçen yabani, yırtıcı hayvan"Sen bir ahu gibi dağdan dağa kaçsan da yine / Seni aşkım canavarlar gibi takip edecek" - F. N. Çamlıbel
- vahşi
sıfat Yabani"Adada vahşi bir kabile varmış, dikkatli davranalım." - S. F. Abasıyanık
- külhanbeyi
isim Kendilerine özgü giyinişi olan, argo kullanan, başıboş, haylaz delikanlı, serseri, hayta, külhani"Bu, eski külhanbeyi biçiminde yürüyen kalıplı bir katildi." - K. Korcan
- zalim
sıfat Acımasız ve haksız davranan, zulmeden"Malumatlı ve kuvvetli bir vükela heyeti zalim olamaz." - A. H. Müftüoğlu
- düşüncesiz
sıfat Düşüncesi olmayan
- mantıksız
sıfat Mantığa, akla aykırı olan"Şuuru yerinde bir adam için bu sevinç mantıksız ve çirkindir." - R. H. Karay
- hayvani
sıfat Hayvansal"Hayvani protein alamayan yerlerde, bu yol ile fakir fukaraya et yedirebilmek imkânı hazırlanmıştır." - B. Felek
- hayvan gibi adam
- hayvan gibi vahşi
- şehvete ait
- bedensel by brute force beden kuvveti ve zorla.
- hayvan, kaba kimse, hayvan, ayı, hayvan gibi, hayvani
- insanların hayvanca arzu ve duyguları