- sıçrama
isim Sıçramak işi
- geri dönmek
geldiği yere gitmek"Amerikan barın gerisinden işaret eden barmen seslendi." - N. Cumalı
- atma
isim Atmak işi"Yolda giderken balgamını herkesin geçtiği yola atmayı çok doğal sayanı neden seveyim?" - A. Ağaoğlu
- Bounce
Geri dönmeTeslimattaki bir hata yüzünden gönderilen postanın bir kısmının geri dönmesi.
- sıçramak
-e Ayaklarla, birdenbire ve kuvvetle yeri teperek hızla yukarıya veya ileriye atılmak"Çocuk taştan taşa sıçrayarak gitti."
- hoplamak
nsz Sevinçten, korkudan veya oyun için, bulunduğu yerde havaya doğru fırlamak
- zıplamak
nsz Bir yere çarpıp yukarı fırlamak"İhtiyar profesörün elinde tuttuğu silindir, canlı bir mahluk gibi zıpladı." - F. R. Atay
- sıçrayış
isim Sıçrama işi"Bir sıçrayışta eyerin üzerine oturuverdi." - S. Kocagöz
- atılım
isim Atılma işi
- hoplama
isim Hoplamak işi
- zıplama
isim Zıplamak işi"Eşyanın üstüne çıkıp basmaya, üstünde zıplamaya başladık." - A. Kutlu
- yansıma
isim Yansımak işi"Balkon penceresinden dolan ışık, ak saçlarından süt mavisi yansımalar yapıyor." - A. İlhan
- canlılık
isim Canlı olma durumu
- martaval
isim Yalan, uydurma söz, palavra"Dünkü yazdıklarının bütün martaval olduğunu bugün itiraf etmez misin?" - H. R. Gürpınar
- sekmek
nsz Tek veya iki ayak üzerinde sıçramak"Evden yola, yoldan eve varabilmek için evvelce yerleştirilmiş iri kayalar üzerinde sekmek gerekirdi." - H. Taner
- sektirmek
-i Sekmesine sebep olmak"Suyun üstünde taş sektiriyor."
- sıçratmak
-i, -e Sıçrama işini yaptırmak
- zıplatmak
-i Zıplama işini yaptırmak, hoplatmak, sıçratmak
- hayatiyet
isim Yaşama gücü, canlılık
- yol vermek
geçmesine izin vermek
- kovma
isim Kovmak işi"Türkçüler, terkipli lisanla beraber aruz veznini de millî edebiyatımızdan kovmaya karar verdiler." - Z. Gökalp
- övünme
isim Övünmek işi, kıvanç, iftihar"Ağabeyimiz övünmeyi çok seviyordu." - A. Kutlu
- zıplayış
isim Zıplama işi
- ing
- ing.
- işten atmak
- yol verme
- işten atma
- zıplamak, zıplatmak, zıplamak, sıçramak, hoplamak,
- gürültüyle veya hızla bir yere dalmak
- yol verme.