- çiçek
isim, bitki bilimi Bir bitkinin, üreme organlarını taşıyan çoğu güzel kokulu, renkli bölümü
- gençlik
isim Genç olma durumu"İlk gençliğinde at delisiydi." - N. Cumalı
- tomurcuk
isim, bitki bilimi Bir bitkinin üzerinde bulunan ve ileride sap, çiçek veya yaprak verecek olan filiz
- tomurcuklanmak
nsz Tomurcuk oluşmak"Bu arada ihtiyar kavak da tomurcuklanıp yaprak açmıştı." - H. Taner
- taravet
isim Tazelik"Daima yüzünüzün taravetiyle beraber gönlünüzün tazeliğini de kaybetmeye başlayacaksınız." - R. N. Güntekin
- gelişmek
nsz, biyoloji Büyüyüp boy atmak, yetişmek, neşvünema bulmak"Çalı süpürgeleri bir türlü ağaç hâline gelemeden ama ağacı taklit edercesine gelişir." - S. F. Abasıyanık
- soldurmak
-i Solmasına sebep olmak"Güneş, boyaları soldurdu."
- çiçeklenmek
nsz Çiçek açmak, çiçek vermek, çiçekli duruma gelmek"Yaz erken gelmiş, mart içinde bütün ağaçlar çiçeklenmişti." - B. Felek
- tazelik
isim Taze olma durumu, körpelik, taravet"Güller tazelikleri, renkleri, biçimleriyle salonu canlandırmışlardı birden." - C. Uçuk
- zenginleşmek
nsz Zengin duruma gelmek
- çiçeklenme
isim Çiçeklenmek işi
- Kapalı tohumlu bir bitkinin üreme organı; çanak ve taç yapraklarla çevrili stamen ve karpellerden oluşur, bunların tümü bir tabla üzerindedir.
- çiçek açmak
- çiçek açtırmak
- çiçek, en güzel çağ/dönem, çiçek açmak, çiçeklenmek, çiçek vermek,
- dökülmüş demir kütük
- meyva üzerindeki buğu
- yanakların pembeliği
- çiçek açma
- çiçek gençlik tazelik