- geniş
sıfat Eni çok olan, enli, vâsi"Geniş, bomboş bir taşlığın serin, rutubetli küf kokusu duyuldu." - P. Safa
- bol
sıfat İçine girecek şeyin boyutlarından daha büyük veya geniş olan, dar karşıtı"Bol zamanıma yetişti de ben onu böyle şımarık büyüttüm." - P. Safa
- bol
isim Özel bir cam içinde likör, şarap, meyve ve maden suyu karıştırılarak hazırlanan içki
- gevşek
sıfat Sıkı veya gergin olmayan, gevşemiş olan"Bizim dost, gevşek kravatıyla, çözük yakasını şöyle bir okşadı." - Ç. Altan
- sarkık
sıfat Aşağı doğru uzanmış veya uzanmış, sarkmış, sölpük, salpa, gevşek"İri yarı, bıyıkları sarkık bir ozan elini dostça omzuna attı." - Ç. Altan
- torba gibi
- bol, sarkık, asılı, düşük
- sarkık.