- beğenmek
-i İyi veya güzel bulmak"Biz çocuklar evimizi çok beğendik." - A. Kutlu
- izin vermek
birini bir şey yapmada serbest bırakmak"Ben dahi başka bir diyara gitmek için izin talep ederim." - A. Kabaklı
- onaylamak
-i Yapılan bir işi doğru ve yerinde bularak kabul etmek, tasdik etmek, tasdiklemek"Bu kitabın ahlak bozucu olduğunu elbet siz de onaylarsınız." - S. Birsel
- yetki vermek
yetkilendirmek"Büyük Millet Meclisi Başkumandanlık yetkilerini Mustafa Kemal Paşa'ya devretmişti." - T. Buğra
- teyit etmek
gerçeklemek
- yetkilendirmek
-i Birini yetkili kılmak
- müsaade etmek
- ruhsat vermek
- caiz görmek
- saIâhiyet vermek
- yetkili olarak kurmak
- izin vermek, yetki vermek, yetkilendirmek
- tasdik etmek. Authorized Version Kitabı Mukaddes'in 1611'de yapılan ingilizce tercümesi.