- çok geçmeden
zarf Kısa bir süre sonra"Çok geçmeden bir mektup daha geldi." - E. Şafak
- zaman zaman
zarf Ara sıra"Kendisini zaman zaman tutan bu nöbetten kurtulmaya çalıştı." - S. Kocagöz
- hemen
zarf Çabucak"Bugün yarın Kayseri'den haber gelir zaten. Hemen gideriz." - N. Hikmet
- yakında
zarf Yakın bir yerde"Yakında mı oturuyorsunuz?"
- şimdi
zarf Şu anda, içinde bulunduğumuz zamanda"Şimdi daha bahtiyar bir haberi sevgili bir sesten bizzat duymaya imkân buluyoruz." - A. Ş. Hisar
- derhal
- zaman zaman.
- başka bir zaman. ever and anon arasıra