- ilan etmek
bir durumu yayım yoluyla duyurmak"Afişte, ilanda yazılı vakit gelmemiş de olsa perde açılacak demekti." - T. Buğra
- bildirmek
-e Herhangi bir şeyi haber vermek"Babası ile arasındaki bütün mektuplaşmaları bana da bildiriyor." - E. İ. Benice
- tebliğ etmek
bildirmek"Heyet reisi selamlarının size tebliğine beni memur ettiler." - P. Safa
- duyurmak
-i, -e Duymasını sağlamak"Sesini duyuramadığını anlayarak daha kuvvetle tekrar etti." - P. Safa
- bildirmek.
- ilan etmek, bildirmek