- zengin
sıfat Parası, malı çok olan, varlıklı, varsıl, variyetli, fakir, yoksul karşıtı"Hepsini birden istemek / Yersiz / Zamanı var / Biz zengin değiliz" - B. Necatigil
- varlık
isim Var olma durumu, mevcudiyet"Bir millet, varlığını, her şeyden çok dilinde yaşatır." - O. V. Kanık
- çokluk
isim Sayı veya ölçü yönünden çok olma durumu, çoğul, kesret, ekseriyet, teklik karşıtı"Güzel seslere fazla kapılma, onun çokluğu gönül öldürür." - N. F. Kısakürek
- bol
sıfat İçine girecek şeyin boyutlarından daha büyük veya geniş olan, dar karşıtı"Bol zamanıma yetişti de ben onu böyle şımarık büyüttüm." - P. Safa
- bol
isim Özel bir cam içinde likör, şarap, meyve ve maden suyu karıştırılarak hazırlanan içki
- servet
isim Varlık, zenginlik, mal mülk"Servet denen şey çok defa paradan ibarettir." - F. R. Atay
- zenginlik
isim Zengin olma durumu, varlıklılık"Dünya zenginliğine, bolluğuna, zenginlik ve bolluk katıyoruz." - Halikarnas Balıkçısı
- bolluk
isim Bol olma durumu"Eteğin belinde bir bolluk var."
- bereket
isim Bolluk, gürlük, ongunluk, feyiz, feyezan"Çocuk gönlüm kaygılardan azade / Yüzlerde nur, ekinlerde bereket" - O. V. Kanık
- varlıklılık
isim Zenginlik
- refah
isim Gönenç"Sağlığında borç içinde olmakla beraber müthiş bir refah havası içinde yüzen aile beş parasız kalıyor." - S. F. Abasıyanık
- mebzul
sıfat Bol, çok
- varsıllık
isim Zengin olma durumu, zenginlik"Kısıtlı imkânlarla yaratılan sınırsızlık, yokluktan çıkan varsıllık, türlerin tükendiği yerde boy veren ilanihaye çeşitlilikti." - E. Şafak
- affluent bol akan
- doğru akış
- zengin.
- zenginlik, varlık, varsıllık