- duyuru
isim Herhangi bir olguyu, bir işi, bir durumu duyurmak için yayımlanan yazılı veya sözlü haber, ilan
- ilan
isim Duyuru"Afişte, ilanda yazılı vakit gelmemiş de olsa perde açılacak demekti." - T. Buğra
- reklam
isim Bir şeyi halka tanıtmak, beğendirmek ve böylelikle sürümünü sağlamak için denenen her türlü yol"Şehirde canlı reklam dolaştırmak hiçbirimizin aklına gelmemişti." - R. N. Güntekin
- bahsetmek
-den Bir konu üzerinde söz söylemek, konuşmak"Annesine eziyet ettiğine inandığı babasından fazla bahsetmek istemediğini sezdim." - A. Kabaklı
- ima etmek
dolaylı anlatmak, anıştırmak, ihsas etmek"Başkalarına ima ile bile söylemekten çekindiğim en mahrem şeyleri bilen insandın sen." - P. Safa
- dokundurmak
-i, -e Dokunmasını sağlamak"Ayakkabıyı çıkaracak oldular, ben dokundurmuyorum ki adamlar çıkarsınlar." - M. Ş. Esendal
- dinlemek
-i İşitmek için kulak vermek"Konağın hesabını sen söylersin, ben de dinlerim." - A. Ş. Hisar
- zikretmek
-i Adını söylemek, sözünü söylemek, anmak
- reklam, ilan